Aralık 2019 tarihinden itibaren COVID-19 virüsü, bir pandemi haline dönüşerek tüm dünyayı etkisi altına aldı. Birçok ülke, aldıkları çeşitli önlemler ile bu salgını en az zararla atlatmaya çalışıyor.
Türkiye ise, Koronavirüs’e karşı verdiği başarılı mücadele ile her geçen gün bu virüsü kontrol altına almaya bir adım daha yaklaşıyor.
Türkiye’de, özellikle Nisan ayının sonundan itibaren günlük iyileşen hasta sayısı, günlük vaka sayısını 2 misli şeklinde geçmiş durumda. Ayrıca yoğun bakımda yatan hasta sayısı ile entübe edilen toplam hasta sayısı da gün geçtikçe düşüyor.
Dolayısıyla artık Türkiye, virüsle mücadelede normalleşme süreçlerini içeren ikinci safhaya geçmiş durumda.
Dr. HE Obezite Kliniği olarak, dünyanın her yerinden obezite tedavileri için bize gelecek olan ya da gelmeyi düşünen tüm takipçilerimize, ülkemizin COVID-19 virüsüne karşı verdiği mücadelede neleri iyi yaptığını başlıklar halinde anlatmak istedik.
Amacımız, yurt içinden ya da yurt dışından yapmayı planladığınız sağlık seyahatleriniz konusunda yaşadığınız endişeleri en aza indirmek ve normalleşme adımlarının yavaş yavaş uygulanmaya başlanmasıyla sizlere tekrardan hizmet verebilmektir.
Şimdi isterseniz gelin, Türkiye’nin COVID-19 virüsüne karşı verdiği mücadelede başarılı olmasının nedenlerini inceleyelim.
Yazı İçeriği
Türkiye COVID-19 virüsüne karşı neleri iyi yaptı?
Organize, esnek ve yeterli sağlık altyapısı
Türkiye, sahip olduğu sağlık altyapısı sayesinde virüsün ülkede yayıldığı ilk günlerden itibaren hastane kapasitesi ve gerekli sağlık ekipmanları konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamadı.
Hastalar, COVID-19 virüsü için özel bir şekilde yapılandırılan ‘pandemi hastanelerinde’ izole bir şekilde tedavi altına alındı. Bu da Koronavirüs’e yakalanan hastaların gerekli iyileştirme olanaklarına sahip olmasını sağladı.
Amerika merkezli CNN International kanalı, İstanbul’da bir hastaneyi ziyaret ederek COVID-19’a karşı verilen mücadeleyi böyle haberleştirmişti.
Hızlı test sayısı ile gerekli sağlık ekipmanlarının üretimi
Ülkemiz, COVID-19 hastası birçok insanın etkileşime girdiği alanların ön izlemesini çıkartarak bugüne kadar 1 milyon 3 yüz binden fazla insan için tamamen ücretsiz COVID-19 testi yaptı.
Dolayısıyla virüs ile temasa giren tüm hastalar etkili bir şekilde hastalık ilerlemeden sağlık kuruluşlarında tedavi altına alınabildi.
Sağlık çalışanları için virüsle mücadelede temin edilmesi oldukça önemli olan maske, steril tulum, gelişmiş gözlükler gibi göz ve yüz korucuları ile solunum cihazı gibi teknik sağlık aletlerinin yerli üretimlerine başlandı ve gerekli tüm hastanelere dağıtıldı.
Böylece bizlerin sağlığı için en ön saflarda yer alan sağlık çalışanları olabildiğince koruna altına alınmaya çalışıldı.
Ayrıca vatandaşlarımız için üretilen birçok maske, hem eczanelerden hem de devletin dijital ortamda adrese dayalı başlattığı ‘maske talebi uygulaması’ ile ulaşılabilir hale geldi.
Kamu kurumu ve kuruluşları, çeşitli özel şirketler ve sivil toplum kuruluşları COVID-19’a karşı çok sayıda maske üretimi yaptı.
Etkin, işlevsel ve insana değer veren karantina yöntemleri
Koronavirüs’ün Çin’de ortaya çıkıp bir salgın haline dönüşmesinden hemen sonra Türkiye, bu alanda önemli tedbirleri ivedilikle hayata soktu.
- 5 Şubat tarihinden itibaren Çin ile yapılan tüm uçuşlar durduruldu. Sonrasında ise uçuş yasakları, virüsün yayılma hızı sebebiyle ciddi birer risk bölgesi haline gelen birçok ülkeyi kapsar hale getirildi.
- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, belirli bir program dahilinde diplomatik izinler alınarak virüsün tehlikeli hale getirdiği ülkelerden alınarak hızla ülkemize getirildiler. Yurt dışından dönen tüm vatandaşlara, devletin hazırlamış olduğu izole konaklama merkezlerinde 15 günlük karantina süreci uygulandı. Görünen lüzum üzerine, durumu ağır olan ve yurt dışında yaşayan birçok gurbetçi vatandaşımız da gerekli tedaviyi alabilmeleri için ülkemize getirildi.
İsveç’de yaşayan Türk vatandaşı Emrullah Gülüşken, ailesinin sosyal medyadan yaptığı çağrı ve görünen lüzum üzerine İsveç’ten Türkiye’ye özel ambülans uçağı ile getirildi ve ülkemizde tedavi altına alındı.
- COVID-19 virüsünün ülkemizde görüldüğü ilk tarih olan 10 Mart’tan itibaren virüsün kaynağını bulmak ve virüse yakalanan kişilerin tespit edilip tedavi altına alınmalarını sağlamak için yoğun bir şekilde filyasyon çalışmaları başladı. Ülkenin çeşitli bölgelerinde organize bir şekilde çalışan bu ekipler, virüsün kaynağında yok edilmesi konusunda oldukça etkin bir rol oynadı, oynamaya da devam ediyor.
Virüsle mücadelede önemli bir rol oynayan ‘filyasyon’ ekipleri üzerine yine CNN International kanalının yaptığı bir video haber.
-
Virüs ile mücadelenin salgınlar konusunda tecrübeli ve bilgi birikimi yüksek bilimsel bir kurul tarafından yönetilmesi
Türkiye’nin COVID-19 ile mücadelesi boyunca alınan tüm kararlar ve planlanan tüm tedbirler, bulaşıcı hastalıklar konusunda tecrübeli doktorlardan oluşan bir bilim kurulu tarafından kararlaştırılmıştır.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın önderlik ettiği bu kurulun tamamen bilimsel gelişmeleri referans almasıyla ülkemiz, her geçen gün Koronavirüs’e karşı oldukça olumlu sonuçlar almaktadır.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında toplanan bilim kurulu toplantısından bir fotoğraf.
-
Küresel salgına karşı küresel dayanışmayı benimsemek
Ülkemiz, hiçbir bölge ya da ülke gözetmeksizin, COVID-19 virüsünün bir pandemiye dönüşmesinin ilk günlerinden itibaren birçok ülke ile temas halinde olmuş ve gerekli sağlık ekipmanlarının sağlanması konusunda insani bir dayanışma içerisinde bulunmuştur.
Türkiye, bu süreçte aralarında Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, İtalya, İspanya, Fransa ve İran gibi virüsten etkilenen devletlerin de bulunduğu 40’tan fazla ülkeye koruyucu malzeme desteğinde bulunmuştur.
Ayrıca Türkiye, virüse karşı geliştirilebilecek tedaviler konusunda da birçok ülke ile bilimsel anlamda bilgi alışverişinde bulunmaya devam etmektedir.
Türkiye, Koronavirüs ile mücadele kapsamında başta Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya olmak üzere 40’tan fazla ülkeye tıbbi yardım gönderdi.
Sonuç
Türkiye ve daha birçok ülkenin de uyguladığı sosyal teması en aza indiren sokağa çıkma yasakları dışında üstte saydığımız bu maddeler, virüsle mücadelede Türkiye’nin şu ana kadar elini güçlendiren ve Türkiye’nin farkını ortaya koyan en önemli tedbirler arasındadır.
Bu yazıyla, normalleşme adımlarının uygulanmaya başlanmasından itibaren Türkiye’ye, özellikle de kliniğimize gerçekleştireceğiniz seyahatinizle alakalı endişelerinizi gidermeye çalıştık.
Bu konuyla alakalı olarak bizlere gerek sosyal medyadan gerekse telefon numaralarımızdan 7/24 ulaşabileceğinizi tekrardan belirtmek isteriz.
Telefon numaralarımız:
+90 543 346 10 37 (Birleşik Krallık & İngiltere)
+90 543 346 10 32 (Almanya)
+90 543 346 10 36 (Bulgaristan)
+31 6 22756659 (Hollanda)
+90 543 346 10 98 (Avrupa Birliği Bölgesi)
+90 543 346 10 00 (Türkiye)
Dr. HE Obezite Kliniği olarak, COVID-19 virüsünün ülkemizde görüldüğü ilk günlerden itibaren ameliyatlarımızı ertelemiş ve tüm klinik faaliyetlerimize ara vermiştik.
Ülkemizin Koronavirüs pandemisine karşı verdiği mücadelede olumlu sonuçlar alması sebebiyle sizlerle yakın zamanda tekrar buluşacağımızın müjdesini de vermek istiyoruz.
Randevulara ve operasyonlara başlama tarihimizle alakalı gerekli bilgileri sizlerle yakında paylaşacağız. Dr. HE Obezite Kliniği olarak herkese sağlıklı ve mutlu günler diliyoruz.